31 Aralık 2007 Pazartesi

Başkanımız Sarıgül'den Yeni Yıl Kutlaması

Sayın başkanımız Mustafa Sarıgül kendi web sitesinde yayınladığı mesaj ile tüm Türk halkının yeni yılını kutladı.
Kutlamada "geleceğe dair umutlarımızı birlik ve dayanışma ruhu içinde gerçekleştireceğimiz inancı ile ulusumuzun ve tüm insanlığın yeni yılını kutlar;sağlık,başarı ve mutluluklar dilerim" denildi.

30 Aralık 2007 Pazar

Sarıgül: 'Yargı Süreci Devam Etmektedir'

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun, partiden ihracına ilişkin CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) kararının iptali yönündeki yerel mahkemenin direnme kararını bozmasına ilişkin, ''Yargı süreci devam etmektedir. Yerel mahkeme, davayı usul yönünden yeniden ele alacaktır'' dedi.

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun, partiden ihracına ilişkin CHP Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) kararının iptali yönündeki yerel mahkemenin direnme kararını bozmasına ilişkin, ''Yargı süreci devam etmektedir. Yerel mahkeme, davayı usul yönünden yeniden ele alacaktır'' dedi.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun, yerel mahkemeden davanın usul yönünden yeniden görülmesini istediğini belirten Sarıgül, ''Dava başladığı yere geri dönmüştür. Yargı süreci devam etmektedir. Yerel mahkeme, davayı usul yönünden yeniden ele alacaktır. Yani özetle dava henüz sonuca varmamıştır'' dedi.


''Baykal ve arkadaşlarının kutlamaları boşunadır. 'Mustafa Sarıgül'ü partiden ihraç ettik' diye sevinmeleri boşunadır'' şeklinde konuşan Sarıgül, şöyle devam etti:
''Beni partiden ihraç etmek için verilen bu mücadelenin, bu emeğin yarısı dışa karşı verilmiş olsa inanın CHP iktidar olurdu. Türlü oyun ve yalanlarla parti içi farklı sesleri susturma, parti içi muhaliflere haksız ve yersiz yaptırımlar uygulama dönemi bitsin istiyorum. Bundan sonra karşılaşacağım her hukuksuz uygulama için hukuk tarihine geçecek bir karar bekliyorum.'' (Anadolu Ajansı)

Şişli Belediye Başkanı Sarıgül: "Baykal, Atatürk'ün Arkasına Sığınarak İstismar Ediyor"

 

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal'ın Atatürk'ün arkasına sığınarak istismarda bulunduğunu savundu.

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Muş Halk Eğitim Merkezi'nde engelli vatandaşlara tekerlekli sandalye dağıtım törenine katıldı.

Muş'taki 100 bedensel engelliye tekerlikle sandalye dağıtan Mustafa Sarıgül, özel uçakla geldiği Muş'ta ilk olarak Muş Belediye Başkanı Necmettin Dede'yi makamında ziyaret ettikten sonra Hacı Şeref Camii'nde cuma namazını kıldı.
Daha sonra Muş Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen tekerlekli sandalye dağıtım törenine katılan Sarıgül, yaptığı konuşmada CHP Genel Başkanı Deniz Başkal'a yüklendi.
Baykal'ın Atatürk'ün arkasına sığınarak istismarcılık yaptığını kaydeden Sarıgül, kendisinin de halkın içerisinden biri olduğunu söyledi.

Sarıgül, "Belediye Başkanımız Necmettin Dede bize misafirperverliğini gösterdi. Ama ev sahipliği yapması gerekenleri göremedik. Onlarda kırk yıldan beri Ankara'da bulunan zatı muhterem duyar diye korktular. Ben Muş'tan o beyefendiye sesleniyorum. Kırk yıldır o koltukta oturuyorsun. Tavuk su içer Allah'a bakar. Kırk yıldır o oturduğun koltukta hiçbir hizmet yapmamışsın. Koskoca bulunduğu siyasi hareketi halktan da haktan da koparmışsın. Yaptığın işte de Atatürk'ün arkasına sığınıyorsun. Sabah akşam Atatürk'ü istismar ediyorsun. Unutmayın ki Kocatepe'de Sakarya'da savaşılırken Atatürk'ün yanında herkes vardı ve Muşlularda vardı. Hepimizin Ata'sı Atatürk kalkar bir gün genel merkeze gelirse derse ki, 'Sen burada ne oturuyorsun? Benim koskoca partimi halktan da koparmışsın, haktan da koparmışsın.' O zaman orada ne cevap vereceksin? Çok merak ediyorum" dedi.
Muş Belediye Başkanı Necmettin Dede de, Muş'taki engellilere yaptığı yardımdan ötürü Mustafa Sarıgül'e teşekkür etti.
Muş Bedensel Engelliler Derneği Başkanı Bedri Korkmaz da engellilerin unutulmaması gerektiğini kaydederek, engellilere 100 tekerlekli sandalye dağıtan Sarıgül'e teşekkür etti.
Mustafa Sarıgül, Muş'taki törenin ardından Vali İbrahim Özçimen'i de makamında ziyaret etti.
Vali İbrahim Özçimen, Mustafa Sarıgül'e Muş Lalesinin amblem yer aldığı plaket verdi. Sarıgül daha sonra özel uçakla Batman'a hareket etti. Sarıgül'ün Batman'da da tekerlekli sandalye dağıtım törenine katılacağı açıklandı. (Cihan Haber Ajansı)

SARIGÜL ÇOK SERT ÇIKTI!

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül Batmanda açtı ağzını yumdu gözünü. CHP`nin işgal altında olduğunu ileri süren Sarıgül, Baykal için ağır sözler söyledi.

Yılmaz Ekinci`nin haberi
İstanbul şişli belediye başkanı Mustafa Sarıgül Batmanda açtı ağzını yumdu gözünü. Cumhuriyet halk partisinin işgal altında olduğunu ileri süren Sarıgül CHP liderini yeteneksiz beceriksiz bir siyasi baron olarak nitelendirdi. Batmanda Bedensel Engelli ve görme özürlü vatandaşlara tekerlekli sandalye ve baston dağıtma töreni için Batman a gelen sarı gül açtı ağzını yumdu gözünü.
Önce Muş ardından Batman’a özel Uçakla Gelen şişli Belediye başkanı Mustafa Sarıgül Batman’da görkemli bir şekilde karşılandı.

Merkezi İstanbul da bulunan Batmanlılar Derneği Başkanı İlhan Müjdeci, Mahalle muhtarları, Bedensel, zihinsel ve görme özürlere derneği başkanı tarafından karşılanan Sarıgül Batman kent merkezine kalabalık bir araç konvoyu Batman’a girdi. “Batman seninle guru diyor”, “Halkçı Sarıgül”sloganları ve “Baykal zulmü ne zaman bitecek” pankartlarıyla karşılanan Sarıgül, kent merkezinde otobüsten halkı selamladı.

SARIGÜL; “CHP İŞGAL ALTINDADIR” TÜRKİYE DE İŞGAL EDİLMİŞ EN BÜYÜK KALE CUMHURİYET HALK PARTİSİDİR

Bu gün özel uçakla Muş ardından Batman’a giden Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül Bedensel ve Zihinsel ve görme Engelilere Baston ve tekerlik sandalye dağıtım töreninde yaptığı basın açıklamasında Cumhuriyet Halk Partisinin işgal altında olduğunu söyledi. Sarıgül açıklamasında; “Cumhuriyet halk partisi İşgal atındadır. Yeteneksiz, Beceriksiz halk desteğini kaybetmiş bir siyasi baron ve arkadaşlarının işgali altındadır. Benim görevim Cumhuriyet Halk Partisine demokrasi getirmek, hak getirmek hukuk getirmek, liderlere sahip çıkmak, liderlere bağıl mebus değil, hakka ve halka bağlı mebusların olmasın sağlamaktır. Bu gün işgal edilmiş kaleler Türkiye de var. Dünyada da işgal edilmiş kaleler var. Ama bu gün Türkiye de işgal edilmiş en büyük kale Cumhuriyet Halk partisi kalesidir. O kaleyi önce işgalden Batman halkı, Güneydoğu halkı ve ülke halkımızın desteğiyle inşallah kurtaracağız” dedi.

SORUNLAR TERÖRLE SİLAHLA ÇÖZÜLMEZ

İstanbul Şişli belediye Başkanı Mustafa Sarıgül “Değişime uğrayan siyasetçiler olabilir, Ama haksızlık adaletsizlik değişmedikçe benim değişmem asla ve asla mümkün değildir. Onun için buradayız. Bu şehre gelmeye, Batmana gelmeye yüzü olmayanlardan, bu şehre bu bölgeye gelmekten korkanlardan şükürler olsun ki değiliz diyen Mustafa sarıgül Terör konusuna değinerek “ Dünya da şimdiye kadar hiçbir sorun terörle silahla çözülmüş değildir. Ben biliyorum ve inanıyorum ki halkımız sandıkta ceza vermeyi bilir. Halkın Partisi olamayanlar, Halkla aralarına yapay duvar örenler yok olmaya mahkûmdur ve muhakkak yok olacaklardır” diyen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül “Bizler bu ülkenin çocuklarıyız, bu ülkenin siyasetinde kültüründe hep olacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” diyerek “yeter ki ülke insanımız dış odakların oyununa gelmesin” dedi.

BAĞIMSIZ ADAYLARLARLA TEMSİLİYET SAĞLANMAMIŞTIR

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül bağımsız adayları işaret ederek bu ülkenin en önemli sorunu siyaset sorunudur. Temsil sistemi sorunudur.22 Temmuz seçimlerinde özellikle bu bölgede bu sorun çözülmeye çalışılmıştır. Bağımsız adaylarla aşılmaya çalışılmıştır diyerek verilen tüm çabalar yine de temsil de adaleti sağlayamamıştır. Siyasetin önü açılmamıştır” dedi.

SARGÜL BAYKALI ARLANMAMAKLA SUÇLADI

Bedensel Engeliler Derneğinin açılışında konuşan Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın ismini vermeden göndermeler yaptı. Sargül” Sadece genel başkanların işaret ettikleri Milletvekilleri olmaktadır. Hesap halka değil, Genel başkana verilmektedir. Utanmadan, sıkılmadan, arlanmadan 4 Genel seçim 3 yerel seçim kaybeden bir genel başkan hala yerinde oturmaktadır. Siyasi partiler artık ülke siyasetinin önünü tıkamaktadır.

Bu nedenle de ülke siyasetinin önünü açmak için demokrasiye inanan herkesten yardım istiyorum” dedi. Sarıgül açıklamasına şöyle son verdi. Bu hareketimiz Mustafa Sarıgül’ün şahsı ile ilgili değildir. Bu toplumun kendi siyasetine yön verme önünü açma hareketidir. Siyaset baronlarının işine son verme hareketidir diyerek bu yüzden bu gün Batman da olduğun belirtti. Dernek binasın bahçesinde vatandaşlar hitap eden Sarıgül daha sonra özel uçakla İstanbul’a döndü.

6 Aralık 2007 Perşembe

Solda 'Sarıgül fırtınası' tartışılıyor!


Bir yanda AB ile, öte yanda küresel dünyayla bütünleşmeye çalışan Türkiye, yıllardır ötelediği temel sorunlarla yüzleşirken, derin kırılmalar ve hızlı bir değişim yaşıyor.

Bir anlamda Türkiye yeniden yapılanıyor.

Ticaretinden kentlerine, anayasasından dış ilişkilerine her şey yeni baştan ele alınıyor ve küresel sürece uyduruluyor.

Bu değişimin odağında ise siyasi partiler ve ideolojiler var.

En büyük sancı da orada yaşanıyor.

İç sorunlarla yüzleşme, küresel sürece uyum, siyasi partileri derinden sarsıyor.

Özellikle siyasetin merkezinde yer alan köklü partiler tam bir kaos içinde...

Cumhuriyetin köklü partisi CHP çizgisi de, sivil siyasetin simgesi DP geleneği de, Berlin Duvarı'nın yıkılmasından sonra bunalımdan çıkamadı.

Kısacası Türkiye'nin 84 yıllık tarihine yön veren ana siyasi akımlar, 12 Eylül darbesiyle sarsıldı, küresel değişim dalgasıyla da şaşkına döndü.

Şimdi geldiğimiz noktada her iki kesimde de yer alan siyasi aktörler bir çıkış yolu arıyor.

Bu noktada DP geleneğini temsil edenlerin işi bir hayli zor görünüyor.

Çünkü o alanı bir biçimde 2002'den itibaren AK Parti doldurdu ve bir adım ilerisine geçmek için de her fırsatı değerlendiriyor.

Asıl sorun ise CHP'de ve Türkiye'nin merkez solunda.

O cephe son 20 yıldır toplumda bir umut yaratamadı.

Yakın bir gelecekte de yaratacak gibi görünmüyor.

Harekette "gölge" kadrolar

Tam da bu noktada iki ilginç gelişme dikkat çekiyor.

İlki, bir süredir siyasi mücadelesini sürdüren ve halk damarını yakalayan Mustafa Sarıgül Hareketi'ndeki ciddi yükseliş...

İkincisi ise CHP dışındaki sosyal demokrat siyasi aktörlerin, bu harekete yönelik bakışındaki değişim...

Bu iki gelişme solda yeni bir çıkışın yaşanacağına işaret ediyor.

Dikkat edilirse solda arayışını sürdüren siyasi aktörler, CHP içindeki "delege" hesaplaşmasıyla artık hiç ilgilenmiyor. Açıkçası CHP'den "umutlarını" kesmiş durumdalar.

Peki, ne yapıyorlar?

Önce Mustafa Sarıgül Hareketi'nde neler olduğuna bakalım.

Türkiye'nin 81 ilinde "komite" biçimindeki örgütlenme neredeyse bitirilmiş durumda.

Bir siyasinin deyimiyle "Gölge il ve ilçe başkanları" hazır.

Bir süre önce de dar kadro için parti program "taslağı" hazırlandı. O programın sol siyasi aktörlere ve sivil toplum örgütlerine ulaştırılması için yeni katılımların gerçekleşmesi bekleniyor.

"Güçlü Yönetim" modeli

Diğer sosyal demokrat çevrelere gelince...

O çevrelerde daha çok katılımcı bir sosyal demokrat parti modeli tartışılıyor. Bir de Mustafa Sarıgül'ün yarattığı fırtına...

Bu nedenle de yeni birlik formülleri üzerinde duruluyor. En çok tartışılan ise Alman Sosyal Demokrat Parti'nin bugün uyguladığı, "Güçlü Yönetim" modeli...

Ercan Karakaş şöyle diyor:

"Önemli olan partinin kazanması, halka hizmet etmesidir. Kim önde görünüyorsa başbakan o olur. Daha toparlayıcı bir isim de genel başkan olur. Önemli olan geçmişe değil geleceğe bakmak, yeni siyaset değerleri üzerinde uzlaşmaktır."

Sarıgül'le birlikte çalışan eski milletvekili Hasan Aydın ise şunları söylüyor.

"Biz bu yaklaşıma sıcak bakıyoruz. Çünkü sosyal demokrat kadroları bir araya getirmek zorundayız."

Yani sol çevrelerde şu an tartışılan yeni parti modeli şu; halkın gönlünü kazanan "sevilen" bir genel başkan ve çevresinde "alanlarında uzman" güçlü bir yönetim kadrosu.

Bakalım yıllardır iktidar özlemi çeken sol bu yeni modeli uygulamayı başararak "makus talihi"ni de değiştirebilecek mi?

Sabah Gazetesi Mahmut Övür 06.12.2007 Tarihli Yazısı

Sarıgül'den Başsağlığı Mesajı


Sarıgül'den Başsağlığı Mesajı


Mustafa Sarıgül Resmi Web Sitesinden yayınladığı bir mesaj ile elim uçak kazasından hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet,yakınlarına başsağlığı diledi

9 Kasım 2007 Cuma

Sarıgül'den grevdeki Telekom işçilerine destek

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Türk Telekom grevindeki işçileri ziyaret ederek destek verdi.

Türkiye Haber-İş üye işçileri dün sabah saatlerinde Ali Sami Yen Stadı önünde toplanarak Gayrettepe'deki Telekom Müdürlüğü önüne kadar yürüdüler. Yürüyüş sırasında işçiler, "Telekom işçisi köle değildir", "Direne direne kazanacağız" ve "Telekom'u satanlar vatan haini" sloganları attılar. Telekom Müdürlüğü'ne ulaşan gruba, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'de katıldı. Sarıgül, burada yaptığı konuşmada emeğin en yüce değer olduğunu belirterek "Emeğe, alın terine hak ettiği değer verilmelidir. Avrupa Birliği'ni (AB) destekleyen herkes emek söz konusu olunca, AB normlarını unutuyor" diye konuştu. Grev defterine "Haklı mücadelenizde yanınızdayım" yazan Sarıgül, eylemcilerle birlikte slogan attı. Haber-İş Sendikası İstanbul 1 No'lu Şube Başkanı Levent Dokuyucu, Telekom'un zor durumda olduğunu belirterek "Grev kırıcılığıyla, gözaltılarla bu zor durumu atlatmaya çalışıyorlar. Eğer işçinin hakkını verirlerse grevi bitirmeye hazırız" diye konuştu. Türk-İş Birinci Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak ise şiddet uygulanan 7 direnişçiyi anımsatarak emniyet güçlerine sitem etti.

3 Kasım 2007 Cumartesi


Tedavi gördüğü, ABD'nin Houston kentinde 81 yaşında vefat eden eski Başbakan Yardımcılarından Prof. Dr. Erdal İnönü'nün cenazesi Türkiye'ye getirildi.

THY'nin tarifeli uçağıyla New York'tan İstanbul'a getirilen Erdal İnönü'nün Türk bayrağına sarılı tabutu, SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ve Dışişleri Bakanlığı görevlilerince teslim alındı.

Sevinç İnönü'ye baş sağlığı dileyen Karayalçın ve Sarıgül ile aile üyeleri daha sonra Erdal İnönü'nün tabutunu omuzlara alarak ambulansa taşıdı. İnönü, omuzlara alınmayı hiç sevmezdi ama bu kez kaçamadı...

Sevinç İnönü'nü bitkin ve halsiz duruyordu. Hayat arkadaşının arkasından attığı adımlar bile artık zor hale gelmişti.

Erdal İnönü'nün cenazesi THY'nin tarifeli uçağıyla Ankara'ya götürülecek.

Ulusumuzun Başı Sağolsun!


Ulusal mücadelemizin büyük kahramanı 2. Cumhurbaşkanımız İsmet İnönü’nün özenle yetiştirdiği evladı, bilim ve siyaset dünyamızın değerli ismi, Türkiye Sosyal Demokrasisinin Onursal Genel Başkanı, ülkemizin yetiştirdiği büyük devlet adamı, Prof. Erdal İnönü’yü kaybetmiş olmanın derin üzüntüsü içindeyim. Acımız sonsuzdur.

Erdal İnönü’nün vefatı, yalnızca ülkemiz için değil, dünya demokrasisi için de büyük bir kayıptır. İnönü, siyasette ahlak ve erdemin timsali olarak hafızalardan hiç silinmeyecektir.

Kendisiyle birlikte aynı parlamentoda görev yapmış olmak, aynı dünya görüşünü paylaşmak, onun eşsiz deneyimlerinden yararlanmış olmak bizim için sevindirici olan tek tesellidir.

Vefatından birkaç gün önce kendisini ABD’de tedavi gördüğü hastanede ziyaret ettim. Son günlerinde bile ülkemiz ve dünya gündemini yakından takip ettiğini gördüm. Erdal İnönü, yeri kolay doldurulamayacak bir bilim ve siyaset adamıydı. Kendisine tanrıdan rahmet, ailesi ve yakınlarına sabır diliyorum.

Ulusumuzun başı sağolsun.

Mustafa SARIGÜL
Şişli Belediye Başkanı

İnönü’yü duygulandıran ziyaret


SHP Onursal Genel Başkanı Erdal İnönü, tedavi gördüğü Amerika’daki sürpriz ziyarette duygusal anlar yaşadı.

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Dışişleri Eski Bakanı Hikmet Çetin, Bayındırlık Eski Bakanı Onur Kumbaracıbaşı ve Bayındırlık Eski Müsteşar Yardımcısı Halit Toraman, bir süredir ABD’de bulunan Erdal İnönü’yü, kanser tedavisi gördüğü Houston’daki DNC Travel Hospital’de ziyaret etti.

İki gün boyunca Houston’da kalan Sarıgül ve beraberindekiler, doktorlardan İnönü’nün sağlık durumu hakkında bilgi aldılar. Geçmişte parlamentoda birlikte çalıştığı dostlarını yanında gören İnönü, ziyaret sırasında oldukça duygulu anlar yaşadı. Hikmet Çetin’e Kuzey Irak’taki gelişmelerle ilgili sorular soran İnönü, Türkiye’de sokağa taşan tepki mitinglerini de televizyondan izlediğini söyledi. İnönü, Mustafa Sarıgül ile de uzun uzun sohbet etti, yerel yönetim çalışmaları hakkında bilgi aldı. Solda birlik konusunun da konuşulduğu sohbette İnönü Sarıgül’e “Türkiye’nin geleceği konusunda hep birlikte hareket etmek gerekir” dedi.

Bir süre daha Amerika’da kalacak olan Erdal İnönü, tedavisinin tamamlanmasının ardından Türkiye’ye döneceğini söyledi.

23 Ekim 2007 Salı

Sarıgül, Baykal'a Yüklendi


Sarıgül, Baykal ve Yönetiminin 509 İlçe Başkanını Görevden Aldığını İfade Etti, 'CHP Sadece Üye Kayıt Defterinden İbaret Değildir. Bizi Oradan Silebilirler Ama Halkın Gönlünden Asla Silemezler' Dedi.


Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve yönetiminin bugüne kadar 509 ilçe başkanını görevden aldığını ifade ederek, "CHP sadece üye kayıt defterinden ibaret değildir. Bizi oradan silebilirler ama halkın gönlünden asla silemezler. Ama Baykal ve arkadaşları ne yaparlarsa yapsınlar kurtuluşları yok. Maç bitti sadece uzatmada son 4 dakikayı oynuyorlar" dedi.



Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Balıkesir'in Gönen ilçesinde CHP Genel Merkezi tarafından seçimlerin ardından görevinden alınan CHP Balıkesir İl Başkanı Münir Kalkanlı, Merkez İlçe Başkanı Ender Biçki ve görevden alınan Balıkesir'deki diğer ilçe başkanlarıyla birlikte basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı eleştiren Sarıgül, Baykal ve arkadaşlarının kendisini partiden uzaklaştırmakla uğraştıklarını ve işlerini bırakarak kurultay derdine düştüklerini

söyledi. CHP'yi artık hiçbir şey üretmeyen, tutucu, statükocu ve anayasal kurumların arkasına sığınan bir parti olarak görmek istemediklerini ifade eden Mustafa Sarıgül, "Deniz Baykal ve arkadaşları yönetimindeki partimizi iktidar partisinin oluşturduğu gündemin peşine takılarak sürüklenmektedir. Baykal ve arkadaşlarının gündemi, çok değerli gerçek partili yurtsever arkadaşlarımızı tasfiye etme mantığıdır. Ülkemizin bu kadar sorunu varken Deniz Baykal ve arkadaşları yönetim kurullarını toplayıp birçok

ili ve ilçeyi görevden alırken, Mustafa Sarıgül'ü partiden nasıl uzaklaştırırız, kendisini eleştirenleri nasıl uzaklaştırmayı düşünüyorlar. Bütün bu işleri bıraktılar şimdi yeniden kurultay telaşı içine düştüler. CHP'yi tutucu, statükocu, hiçbir şey üretmeyen bir parti olarak görmek istemiyoruz. CHP'yi anayasal kurumların arkasına sığınan onları kalkan olarak kullanan bir parti olarak görmek istemiyoruz" dedi.

CHP'de bugüne kadar ilçe başkanının anti demokratik şekilde görevinden alındığını dile getiren Mustafa Sarıgül sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin bu kadar gündemi varken, Baykal ve arkadaşlarının gündemi ise il ve ilçe başkanlarını anti demokratik yollardan görevden almak. Hakikaten yazıklar olsun, yazıklar olsun. Önümüzü tıkayanları partimizi işgal edenleri halkımızla birlikte süpüreceğiz. Hiç bunun çaresi yok gidecekler. 509 ilçe başkanı görevden alındı. Bunların ne suçu var, yüz kızartıcı suç işlememişler, bir olayı yok niye görevden alındı? Halkımız yalnız değildir, iktidar alternatifsiz değildir. İki tane işimiz var, Baykal'ı siz

halledin, Erdoğan'ı bana bırakın. Yağcılarla olmaz bu iş, gerçeklerle olur, Hakkın gücüyle ve halkın gücüyle olur. Deniz Baykal, 29 Eylül 1990 günü 6. Olağanüstü Kurultay'da Sayın Erdal İnönü'ye şöyle söylüyor: 'Değiştirilmesi gereken ne örgüt, ne kadro. Değiştirilmesi gerek Genel Başkan. Artık tarihi misyonunuz bitti. Deniz Baykal'ı tasfiye etmeye kalkacağınıza, işte meydan Turgut Özal'ı tasfiye et de görelim' diyor. Şimdi ben de kendisine aynı lisanla sesleniyorum. Değiştirilmesi gereken ne örgüt ne

kadro. Değiştirilmesi gereken Deniz Baykal. Artık süreniz bitti Sayın Baykal. Sarıgül'ü tasfiye etmeye kalkacağına işte meydan, Tayyip Erdoğan'ı tasfiye et de seni görelim kardeşim. Baykal ve arkadaşlarının artık kurtuluşu yok. Ne yaparsa yapsın kurtuluşları yok. Maç bitti sadece Baykal ve arkadaşları uzatmayı son 4 dakikayı oynuyorlar."

Kendisinin bir Anadolu çocuğu olduğunu ve bu nedenle önünün kesilmek istendiğini ifade eden Sarıgül, "Ben bir Anadolu çocuğuyum. Bizleri zaman zaman hakir görürler, bizlerin fazla yükselmesini istemezler. Ben mütevazı bir ailenin çocuğuyum. Yok öyle yağma böyle gelmiş böyle gitmez. Artık dürüst, mert insanlar, ulusal birlikten yana olanlar, çağdaş demokrasiden yana olanlar, örfüne, töresine, geleneklerine bağlı, inançlarına saygı duyan insanlar birleşeceğiz ve hep birlikte iktidara geleceğiz. CHP sadece

üye kayıt defterinden ibaret değildir. Bizi oradan silebilirler ama halkın gönlünden asla silemezler" şeklinde konuştu.

Mustafa Sarıgül, basın toplantısının ardından Gönen Yıldız Otel'de basına kapalı şekilde partililerle toplantı yaptı.

(MEY-İHS-MEF-Y) (İhlas Haber Ajansı)
















Sargül'den "İnce" Siyaset

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Türkiye'de Göreve Gelenin Gitmek Bilmediğini Söyledi.

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Türkiye'de göreve gelenin gitmek bilmediğini söyledi.

Sarıgül, Kurtuluş'taki Kuvayı Milliye İlköğretim Okulunun açılışında, isim vermeden Deniz Baykal'a göndermelerde bulundu. Sarıgül, "Kurtuluş'ta ŞampiyonSA'nın açılışının ardından, o kişi beni ve yakın çalışma arkadaşlarımı 'kaçak inşaat'a göz yumduğum iddiasıyla Danıştaya şikayet etmişti. Toplumda, sayıları yüzde 2 olan onun yağcılarına sesleniyorum. Hiç vakit geçirmeden gidip bu okul ile ilgli olarak, o kişiye bilgi versinler. Unutmasınlar ki Sarıgül hiç bir şeyi kendisi için yapmaz" dedi.

Büyük bir kalabalığın karşıladığı Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, gördüğü sıcak ilgiden son derece memnun oldu. Kuvayı Milliye İlköğretim Okulu'nun daha önce 16 derslikten oluştuğunu ve bu yüzden burada ikili öğretim yapıldığını hatırlatan Sarıgül, kendisinin de benzer devlet okullarında okurken zorluklar yaşadığına dikkat çekti. Okulun 105 günlük bir çalışma sonunda Avrasya İnşaat tarafından yıkılarak 50 derslikli yeni bir eğitim yuvası haline dönüştürüldüğünü belirten Sarıgül, "Burası şimdi

Kolej oldu. Bakarsanız bağ olur, bakmazsanız dağ olur. Şimdi sizlerden ricam, buraya kadar gelmişken okulun her yerini gezin" şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE'DE LAİKLİK SIKINTISI YOK"

Tam bu sırada "Türkiye laiktir" diye slogan atmak isteyen gruba engel olan Sarıgül, bu memlekette kimsenin kimseden bir rahatsızlığı şikayeti olmadığını belirterek şöyle dedi:

"Bu konudan şikayetçi olan bir tek zalim var. Artık ona da kimse inanmıyor. Türkiye'nin Cumhuriyetin değerleri ile sıkıntısı yok. Milletin derdi bu değil. Proje üretme konusunda sıkıntı var. Proje üretemeyenler Atatürk'ün arkasına saklanıp yan gelip yatıyor. Bu ülkede herkes şunu bilsin ki, asla bayrağımız inmez ve ezanlar susmaz. Halkın verdiği görev yerleri zaman tüketme yerlerinin değildir. Buralar hizmet üretme yeridir. Maalesef Türkiye'de göreve gelenler bireysel çıkarları için çalışıyorlar.

Toplumsal çıkarlardan yana çalışmıyor. Bu mikrofon önce Allah'ın, sonra sizin mikrofonunuz. Sabah saat 06.00'dan gece 23.00'e kadar koşuyorum. Sizinle birlikte sıkıntıları yaşayamıyorsam bu görevi hemen bırakmam lazım. Çünkü, insanların en hayırlısı, insanlara en fazla hizmet edendir. Bizim felsememizde, komşusu açken, tok yatan bizden değildir. Bunları söylemekten hiç bir zaman kaçınmıyorum".

Konuşması sırasında, Şişli Belediyesi tarafından Tiyatro Eğitimi ve Liderlik Kursu için Bursa Uludağ'a gönderilen küçük bir öğrenciyi yanına alan Sarıgül, onunla sohbet ederken 20 bin öğrencinin daha bu kurstan geçeceğini hatırlattı ve "Maalesef Türkiyede göreve gelenler, gitmek bilmiyorlar. Oturdukları koltukta 40 yıl oturmak istiyorlar. Gençlerin önü açılmalı" dedi.

Bu arada okulun gezilmesi sırasında gazetecilerin CHP'de Genel Başkanlık yarışına çıkan Haluk Koç hakkındaki görüşleri sorulan Şişli Belediye Başkanı Sarıgül, "Kendisine bu yarışta başarılar diliyorum. CHP'de demokratik bir yarış olsun istiyorum. Sayın Koç'un iki yıl önce bizimle beraber hareket etmesini arzu ederdim. CHP'de Genel Başkanın kim olacağı konusuna iki, üç kişi karar veremez. Halkımız kimi işaret ediyorsa, o gelecektir. Türkiye, Genel Başkan aramıyor, Başbakan adayı arıyor. Bunun kararlarını

ne Haluk Koç, ne de Sarıgül verebilir" şeklinde konuştu.

(OU-RA-ÖK-Y) (İhlas Haber Ajansı) 20.10.2007

Başkan Sarıgül'den Teröre Karşı Birliktelik Çağrısı

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Yaklaşık 2 Bin Kişinin Katıldığı "Teröre Lanet" Yürüyüşünde Ankara'daki Siyasi Partilere Birliktelik Çağrısında Bulundu.


Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı "Teröre lanet" yürüyüşünde Ankara'daki siyasi partilere birliktelik çağrısında bulundu.

Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Şişli'de bulunan Demokrat, Anavatan ve MHP Şişli ilçe başkanları ile Atatürk'ün manevi kızı Ülkü Adatepe ve 7 ay önce şehit olan Cihan Namlı'nın annesi Nedime Namlı ve 2 bin kişilik vatandaş topluluğu 'Teröre lanet' yürüyüşü gerçekleştirdi. Şişli Meydanı'ndan Taksim Meydanı'na kadar yürüyen topluluk ellerinde "Emredin gidelim", "Sabrımızı sınamayan atalarımızı uyandırmayın" yazılı dövizlerle birlikte Şehit Cihan Namlı'nın fotoğraflarını, Türk bayraklarını taşıdı.



"Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez" şeklinde sloganlar atan grup üyeleri, Şişli'de bulunan Atatürk Müzesi'ne kadar yürüdü.

Saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı'nın okuyan grup üyeleri adına bir konuşma yapan Mustafa Sarıgül, "Bizler bir bütünüz, bizleri kimse bölemez. Türk'ü, Kürt'ü ve Çerkez'i ile bizler bu vatanı kurtardık. Şişli'de tek yürek olduğumuzu, dosta ve düşmana göstermek için buradayız. Terör örgütü askerlerimizi kalleşçe pusuya düşürdü. Acımız büyüktür. Bütün ulusumuza başsağlığı diliyorum. İşte yanımda şehit Cihan kardeşimizin annesi var. Önünde saygıyla eğiliyorum. Şişli Meydanı'ndan Ankara'daki siyasi

partilere sesleniyorum. Şişli'de biz nasıl bütün siyasi partiler bir araya geldiysek, onların toprağımızı ve bayrağımızı korumak için canlarımızı feda etmeye hazır olduğumuzu bilmelerini istiyorum. Onlar da birleşsinler. Türkiye düşmanları Mustafa Kemal'in varlığında yapamadıklarını onun yokluğunda yapmak istiyorlar. Provokasyonlara asla gelmeyeceğiz" diyerek konuşmasını bitirdi.

Konuşmanın ardından Taksim Meydanı'na kadar yürüyen topluluğa çevredeki binalardan alkışlarla ve asılan Türk bayraklarıyla destek olundu. Harbiye Caddesi üzerinde seyir halinde olan vatandaşlar gruba korna çalarak destek verdi. Topluluktaki vatandaşlardan bazılarının gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Topluluk Taksim Meydanı'nda diğer grupla bir araya geldikten bir süre sonra olaysız bir şekilde dağıldı.

(İÖ-RA-SN-Y) (İhlas Haber Ajansı)

“Halkın gündemi işsizlik ve terör, Baykal’ın gündemi koltuk..”


“CHP’yi işgalden kurtaracağız”

Değerli basın mensupları, değerli konuklar, sevgili partili arkadaşlarım, değerli yurttaşlarım.

Öncelikle geçmiş bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum.... Bildiğiniz gibi bu bayramı içimiz buruk, yüreğimiz acıyarak geçirdik. Huzurlarınızda şehitlerimizi rahmetle anıyor ve ailelerine, yakınlarına başsağlığı diliyorum.

Değerli arkadaşlarım....Son günlerde hepinizin yakından takip ettiği gibi, ülkemiz cumhuriyet tarihinin en sorunlu dönemini yaşamaktadır. Seçim sonrası ortaya çıkan sonuç her ne kadar siyasi ve ekonomik istikrarın korunduğu gibi bir izlenim verse de Türkiye’nin içindeki ve çevresindeki sorunlar olağanüstü önem arzetmektedir. Halkımızın gündemindeki işsizlik ve geçim sıkıntısına bir de giderek artan terör belası eklenmiştir. Vatani görevlerini yapmakta olan gençlerimiz, onların aile ve yakınları sıkıntı ve acı içindedir. Terör bölgesinde bulunan yurttaşlarımız can korkusu içindedir. Tehdit altındadır. Siyasi gündemimiz ise bir hayli yüklü durumdadır. Terörün kaynaklandığı Kuzey Irak sorunu na.... Amerika Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler komisyonun da alınan sözde Ermeni Soykırımı kararı eklenmiştir. Siyasi gündemimizde bu hafta referandum vardır. Siyasi gündemimizde geleceğimizi belirleyecek yeni anayasamızın biçimlenmesi vardır.... Siyasi gündemimizde Avrupa Birliğinde açılan dosyaların müzakeresi vardır.

Değerli arkadaşlarım

Bütün bu büyük sorunları sayarken.... Görüyorsunuz ki.... Ülke insanımın çalışma sorunlarına, ülke insanımın eğitim sorunlarına, adalet sorunlarına, tarım sorunlarına, susuzluk sorununa, özellikle Balıkesir ve çevresinin son yıllardaki çevre sorunlarına bir türlü gelemiyoruz.

Değerli arkadaşlarım

Bütün bu sorunlar ve olaylar karşısında itirazım var .... İsyanım var... Bu sorunlar sadece iktidar partisine bırakılamayacak kadar ağır sorunlardır. Bazı sorunlar sadece iktidarla çözülmez. Bazı sorunlar tüm ülkeyi ilgilendiren ulusal sorunlardır. Türkiye bu sorunlar karşısında alternatifsiz bırakılamaz. Bu sorunlar karşısında ana muhalefet partisi ne yazık ki... Yoktur. Deniz Baykal ve arkadaşlarının yönetimindeki ana muhalefet partisi iktidar partisinin oluşturduğu gündemin peşine takılıp sürüklenmektedir.

Değerli arkadaşlarım

Ne yazık ki Deniz Baykal ve arkadaşlarının yönetimindeki ana muhalefet partisinin gerçek gündemi bu söylemeye çalıştığım Türkiye’nin gündemi değildir. Deniz Baykal ve arkadaşlarının gündemi işte bir kısmı da burada bulunan, gerçek partili ve yurtsever arkadaşları tasfiye etme sorunudur. Geçtiğimiz seçimlerde Baykal ve arkadaşlarına rağmen bir fazla oy alabilmek için fedakarca çalışan il başkanları, ilçe başkanları.... Gelen kurultay telaşı içinde bir... Bir... Görevlerinden alınmaktadır. Ben bu arkadaşların yaptığı görevleri daha önce yapmış bir arkadaşınız olarak, bu görevlerin ne büyük fedakarlık istediğini bilirim. Emek verirsiniz, ter dökersiniz, cebinizden para harcarsınız. Ama bilirsiniz ki her şey bir ideal uğrunadır. Hizmet edebilmek içindir. Değerli arkadaşlarım Türkiye’mizin bu kadar yüklü bir gündemi varken Deniz Baykal ve arkadaşları yönetim kurulunu toplayıp Mustafa Sarıgül’ü partiden uzaklaştırmayı, kendilerini eleştiren herkesi görevden veya partiden kovmayı düşünüyorlar.

Bütün işleri bıraktılar şimdi yeniden kurultay derdine düştüler...

Değerli arkadaşlarım...

Türkiye’nin gündemi çok hızlı değişiyor... 22 Temmuz seçimleri çabuk unutuluyor... Cumhuriyeti kuran partinin şu anda 37 ilde milletvekili yok. DSP li arkadaşI saymıyorum Balıkesir’de CHP li milletvekili yok. İktidar partisi iktidarda yıpranmasına rağmen oylarını 5.5 milyon arttırmış. Buna karşılık ana muhalefet partisi DSP + SHP + YTP + ANAP hatta başka desteklere rağmen oylarını ancak %1.5 arttırabildi. Demek ki bu destekler olmasa, meydanlardaki bayrak mitingleri olmasa.... Deniz Baykal ve arkadaşları yine barajda kalıyordu. Seçim öncesi halkımızın önüne hiç bir proje koyamayan, hiç bir ciddi çözüm öneremeyen Deniz Baykal ve arkadaşları... Seçim başarısızlığını önce imamlara, sonra da muhtarlara yıktılar.... Seçim sonuçlarından kendileri dışında Herkes suçluydu. Şimdi sıra örgüte geldi seçim sonuçlarından örgütü sorumlu tutuyorlar. Çünkü örgüt artık bu yönetimi savunamaz taşıyamaz durumdadır... Hiç kimse genel başkanın posterini duvara asmak istemiyor.

Değerli arkadaşlarım

Bakınız Deniz Baykal 29 Eylül 1990 günü 6. Olağanüstü kurultayda Sayın Erdal İnönü’ye bakınız ne diyor.... “değiştirilmesi gereken ne örgüt, ne kadro. Değiştirilmesi gereken Genel Başkan. Genel Başkan.... Artık tarihi misyonunuz bitti.... Deniz Baykal’ı tasfiye etmeye kalkacağına, işte meydan, Turgut Özal’ı tasfiye et de görelim” diyor....Şimdi bende kendisine aynı kendi lisanı ile sesleniyorum.... “Değiştirilmesi gereken ne örgüt, ne kadro. Değiştirilmesi gereken Deniz Baykal.... Artık süreniz bitti Sayın Baykal.... Sarıgül’ü tasfiye etmeye kalkacağına, işte meydan Tayyip Erdoğan’ı tasfiye et de görelim”

Değerli arkadaşlarım

Burada önemle dikkatinize sunmak istediğim şudur.

Türkiye gündemi bu kadar ağır olduğu halde.... Cumhuriyet Halk Partisine oy verenlerin her geçen gün azaldığı bir dönemde.... Koltuklarını korumak için, daha da küçülmeyi daha da daralmayı göze almış olmalarıdır. Parola 999 hedef iktidar hareketi CHP Genel Merkezi önündeki biriken büyük enerji mevcut yönetimi yeniden endişeye düşürmüştür. Yaklaşan yerel seçimler içlerindeki korkuyu daha da büyütmüştür... Dünya’da demokrasinin olduğu hiç bir ülkede... Demokratik tepkiler böylesine demokrasi dışı yöntemlerle cezalandırılamaz. Hele, sosyal demokrat sıfatı taşıyanlar için bu durum utanılacak bir durumdur. Halkımız artık bu dar gurubun karşısındadır. Onları esas korkutan halkın gücüdür. Çünkü halkımız artık partisini geri istiyor. Cumhuriyet Halk Partisi bu dar ve sığ kalıbın içine sığdırılamaz. Cumhuriyet Halk Partisini dar, tutucu, statükocu, hiç bir şey üretmeyen bir parti olarak görmek istemiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisini anayasal kurumların arkasına, sığınan, onları kalkan olarak kullanan bir parti olarak görmek istemiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisini ulusal değerlerimizi koltuk hesaplarına feda eden bir parti olarak görmek istemiyoruz. Tam tersine o değerleri her türlü etki ve akımdan uzak ve yukarıda tutmak istiyoruz. Bu nedenledir ki isyan ediyoruz. Partiden ihraç gayretleri, görevden alma gayretleri asla bizim bu isyanımızı önleyemez. Cumhuriyet Halk Partisi sadece üye kayıt defterinden ibaret değildir. Oradan silebilirler Ama halkın gönlünden silemeyeceklerdir.

Değerli arkadaşlarım

Bu gayretler boşuna gayretlerdir. Cumhuriyet Halk Partisi Deniz Baykal’ın tapulu malı değildir. Aldığı emaneti taşıyamamış koruyamamıştır. Daha fazla zarar vermeden halkımıza iade etmelidir. Beni ihraç etmekle, il ve ilçe yönetimlerini görevden alarak bu gerçeklerin üzerini örtemez. İçeride de olsak dışarıda da olsak bu gerçekleri söylemeye devam edeceğiz. Bizim bir iddiamız var. Bu iddiamızı sürdürüyoruz. Cumhuriyet Halk Partisini yenileyeceğiz gençleştireceğiz. Parti yönetimi’nin yarısı 35 yaşın altında olacak Cumhuriyet Halk Partisi gündemin peşine takılan değil. Gündem belirleyen parti olacak. Cumhuriyet Halk Partisini bu statükocu yapısından kurtaracağız. Milletvekilleri Genel Başkanın değil halkın vekilleri olacak. Ülkenin kaderiymiş gibi belletilen ezberleri bozacağız. Partinin önüne ilk seçimde tek başına iktidar olma hedefi koyacağız.... Bunları söylüyoruz söylemeye de devam edeceğiz.. Baykal ve yönetimi ne yaparsa yapsın kurtuluşu yoktur. Süresi dolmuştur vakti gelmiştir. Sadece süreyi geciktiriyor....

Değerli arkadaşlarım

Arka panoda gördüğünüz gibi haklin gündemi işsizliktir, geçim sıkıntısıdır. Teröre kurban giden evlatlarıdır. Siyasetin gündemi Anayasadır. Amerikan Temsilciler Meclisinin kararıdır. Referandumdur. Sayın Baykal’ın gündemi Sarıgül’dür, görevden alınacak il ve ilçe yönetimleridir. Baykal’ın gündemi partiyi tahrip etmek partinin evlatlarını yok etmektir. En çok birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyulan bu dönemde partiden adam eksiltme yarışı devam etmektedir. Baykal’ın sıkıntısı sadece koltuk sorunudur.

Değerli arkadaşlarım

Türkiye 70 milyonluk büyük bir ülkedir. Benim ulusum da büyük bir ulustur.... Bu sorunların altından kalkacak çok sayıda evladı vardır. Ayrıca Türkiye’de tek çözüm yoktur.... Sayısız alternatif yaratmak mümkündür. Bu ülkenin sorunlarını çözmeye hazırız.... Önümüzü tıkayanları, partimizi işgal edenleri halkimizla birlikte süpüreceğiz... Tüm partili arkadaşlarımı ve yurttaşlarımı, özellikle gençleri, yalniz partimizin değil, Türkiye’nin önünü tıkayanlarla karşı mücadeleye çağırıyorum. Halkımız yalnız değildir... Bu iktidar da... Alternatifsiz değildir. Aracılığınızla halkımın takdirine sunuyorum.

Hepinize teşekkür ediyorum.

Mustafa Sarıgül'den 30 Bin YTL...















Mustafa Sarıgül, Terörle Mücadele Kahramanalrına Destek Kampanyasına katkıda bulundu.

Mustafa Sarıgül kampanyanın önemine değinirken tüm vatandaşları bağış yapmaya çağırdı. Milli takımımıza da teşekkür eden Sarıgül çarşamba günü oynanacak Yunanistan maçına da yoğun katılım gösterilmesini istedi.

www.F5haber.com

19 Ekim 2007 Cuma

Sarıgül, CHP'den İhraç Edilen İl ve İlçe Başkanlarıyla Gönen'de Bir Araya Geldi


stanbul Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Balıkesir ve çevresinde Cumhuryet Halk Partisi(CHP)'nden ihraç edilen il ve ilçe başkanlarıyla bir araya gelerek basın açıklamasında bulundu. Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı yine sert bir dille eleştirdi.
İstanbul Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Balıkesir ve çevresinde Cumhuryet Halk Partisi(CHP)'nden ihraç edilen il ve ilçe başkanlarıyla bir araya gelerek basın açıklamasında bulundu. Sarıgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ı yine sert bir dille eleştirdi.

İlçedeki Yıldız Otel'de gerçekleşen basın açıklamasına görevden alınan Balıkesir İl Başkanı Münir Balkanlı, Gönen İlçe Başkanı Nazım Uzun, merkez ilçe başkanı Ender Biçki, Edremit İlçe Başkanı Ahmet Özkoca, Ayvalık İlçe Başkanı Yalçın Taş, Kepsut İlçe Başkanı Özcan Dursun, Savaştepe İlçe Başkanı İsa Alaca, Bandırma İlçe Başkanı Ömer Lütfü Kayalar, Manyas İlçe Başkanı İbrahim Canbay, Güre Belediye Başkanı Kamil Saka, Ocaklar Belediye Başkanı Hüseyin Durak, Gönen eski başkanları Mete Dinç, Burhan Özdemir, Ünsal Acar ve çok sayıda CHP'li katıldı (Cihan Haber Ajansı)

15 Ekim 2007 Pazartesi

'Mustafa Sarıgül Solun Lideri Olsun'


GENAR araştırma şirketi "Türk solu" başlığı altında 26 il ve 62 ilçede binlerce kişiyle yüz yüze görüşerek bir anket yaptı. Ankete katılanların yüzde 52.8' i Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'ü CHP lideri olarak görmek istediğini söyledi.

Ankete katılanlardan çarpıcı yorumlar:

- Yüzde 50.3 Başbakan Erdoğan'ın soldaki alternatifi olarak Mustafa Sarıgül'ü görüyor.
- Sarıgül'ün lideri olacağı yeni bir sol parti ilk seçimde yüzde 45 oy alır.
- 22 Temmuz seçiminde genel başkan Mustafa Sarıgül olsaydı CHP yüzde 35 ila yüzde 40 arasında oy alırdı.

07/10/2007 – Posta Gazetesi

4 Ekim 2007 Perşembe

'Makam için Düşüncelerimi Satmadım'


Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, ''Ben makam ve mevki için hiç bir zaman düşüncelerimi satmadım'' dedi.

Sarıgül, Abant İzzet Baysal Üniversitesinde Abbas Güçlü ile Genç Bakış programına katıldı ve öğrencilerin sorularını yanıtladı. Sarıgül, bir öğrencinin sorusuna, ''Sayın Baykal'a, (siz başarısızsınız, yerinizi gençlere bırakın) dediğim andan itibaren iki defa partiden ihraç edildim. İki defa partime geri döndüm. Ben hak arama mücadelesi veriyorum'' yanıtını verdi.


Sarıgül, bir başka soru üzerine, kendi çizgisinde hiç bir zaman sapma olmadığını belirterek, ''Ben Cumhuriyet Halk Partisinin gençlik kollarından geliyorum. Ben, makam ve mevki için hiç bir zaman düşüncülerimi satmadım. Hiç bir zaman özgürlükten, demokrasiden ve bağımsızlıktan asla ve asla taviz vermedim. Ulusal birlikten hiç bir zaman taviz vermedim'' şeklinde konuştu.

Hizmet verirken, dil, din, ırk, kültür ve mezhep farkı gözetmediğini ifade eden Sarıgül, ''Camilerimize büyük destek veriyorum, Cemevlerimize büyük destek veriyorum. Ama Camilerimize ve Cemevlerimize destek verirken Sinagogları ve Kiliseleri de asla ve asla unutmuyorum'' dedi.

Sarıgül, Doğu sorununu ile terör örgütü PKK sonununu ayrı tutmak gerektiğini belirterek, ''Doğudaki sorunu, Cumhuriyet Halk Partisi çözer, sosyal demokrasi çözer. Her şey işsizlik, umutsuzluktur. Gençlerimiz okulunu bitiriyor işe giremiyor. O bölgelere yatırımı çoğaltırsak, üretimi arttırırsak bilesiniz ki ortada sorun kalmaz. Sorunu asla ve alsa silahla çözemeyiz, üretimle ve sevgiyle çözeriz. Doğudaki yurttaşlarımız da bizim gibi PKK terörüne sonuna kadar karşıdırlar'' dedi. (Anadolu Ajansı)